Yıl 2009, 29 Mart… 32 yıl sonra Aydın’da, CHP iktidarda. Bir milletvekili, Örgütün gözdesi, Çok güzel bir kadın, Belediye Başkanı oluveriyor.   İdealist, çalışkan, Tatlı, sert… Belli, değişik bir yönetim modeli olacak. Beklenen oluyordu… Ortekin’den kalan, 100 milyon TL borç vardı. Belediyenin yıllık bütçesi kadar yani…   İlk 5 – 6 yılda, Yıllık 100 milyon bütçeyle, Yapılanları hatırlatayım mı?   Otogar yaklaşık 20 milyon… Atatürk Bulvarı alt geçidi, ASTİM Organize alt geçidi, Atatürk Kent Meydanı, 600 araçlık kapalı otopark, Türkiye’nin en büyük ışıklı gösteri havuzu, Turistik Park, Sanat Kafe, Meydan Kafe, Havuz Kafe işletmeleri,   Müthiş AYBA organizasyonu…   Halk Ekmek fabrika, Günde 30 bin ekmek üretimi…   Sarı Civcivler yaklaşık 100 adet, Çevre yolu açılması, Ki çok önemli bir projedir. Ve şu an yeni bir, Çekim alanı olmuştur Çevre yolu…   Ayrıca yüzlerce km yol ve altyapı…   Büfelerin kaldırılması, Adeta savaş çıkmıştı, Göğüsledik o yılları…   Ve en önemlisi; 100 milyon liraya, Aydın Tekstil’in kamulaştırılması. Evet, yıllık yaklaşık 100 milyonluk bütçelerle…   İlk 7 yıl böyle geçti. Özlem Çerçioğlu Belediyeciliğinin, Altın yıllarıydı…   Bu yılları Aydın halkı; Hiç unutamaz, unutmamalıdır. Amatör ruhla yapılan, Muhteşem bir belediyecilik anlayışı… Üretmek, üretmek, üretmek… Bütün amaç, bütün çaba buydu.   Bu 2009 – 2015 yıllarına kadar, Olan yıllardı… Ve Başkan Çerçioğlu, Ve biz üst yöneticiler olarak; Hakkımızda açılan tek dava yoktu…   Şimdi biraz da; 2015 sonrasından bahsedelim. Akla şeytanın girdiği yıllar… Belediyeciliğin puştluklarını, Erkan Karaaslan’dan öğrendiğimiz yıllar.   Düşünün; Maliye nasıl kandırılır, Devlet nasıl kandırılır, Sayıştay nasıl kandırılır, Eğitimlerinin verildiği yıllar… Kafaların yavşaklığa, Çalıştığı yıllar…   O yıllarda Erkan Karaaslan; Görkemli bir pastaydı… Ve o pastanın üzerindeki, Nadide Çilek kimdi? Sıkı durun söylüyorum; Ertuğrul Yamen…   Gürsel Tekin’in danışmanı, Titriyle geldi… Gürsel Tekin kimdi? Partinin eski çaycısı, Şimdiki en zengini. Efsane yani… Kowboy’un el aldığı adam…   İşte o Çilek; O dönemde yeni evlendiği karısıyla, İpimle kuşağım, Belimle başağım misali, Elinde bir valizle, Kiralık bir eve yerleşti…   Yağız delikanlıydı. Onurlu, gururlu, Gırtlağından haram geçmemiş (henüz), Bir Kars / Çavdar kırmasıydı…   Bu kullanışlı çilek; Nereye koysan yakışıyordu, Her derde devaydı, Ve artık o günden sonra, Belediyenin başı beladan, Hiç kurtulmadı…   2015 yılına kadar, Dosya bile açılmayan, Aydın Belediyesi’nde, An itibariyle; Bir bölük günahsız, Bürokrat yargılanmaktadır…   Ve bu duruşmaların tamamına; Erkan Karaaslan, SEGBİS’ten katılmaktadır… Dönüşüm sadece bu değildi tabii…   O tarihten sonra; Doğru dürüst elle tutulur, Bir proje de yapılmadı… Bir – Bir buçuk milyarlara çıkan, Bütçelere rağmen hem de… Gerçi proje yapmasan ne olacak ki, Allah herkese; Mustafa Savaş gibi bir rakip versin… Verdi de işte…   Öncelikle söylemeliyim ki; Kişilerle hiçbir işim olmadı, olamaz… Derdim namus kasan, dürüstlük kasan; Namussuz ve hırsızlarla, Ve mevcut sistemle… Bunu özellikle belirtmek istiyorum…   Çileğimiz, Kowboyumuz, Ertuğrul Yamen’in de dönüşümü; İhtişamlıydı bu dönemde… Bir valizle bir kiralık evle başlayan, Aydın macerası; Boşanmalar, Çapkınlıklar, Yeni Eş, Astronomik boşanma bedelleri, Lux araçlar, Tekneler, Rezidanslar, Villalar, Büyükbaş hayvan çiftlikleri, İtalyan mobilyalar, Dillere destan düğünler, Su gibi harcanan paralar, Tatiller… Ve belediyenin; ASKİ’si dahil, Hukuk Müşavirliği dahil, Tek yetkilisi olarak, Devam etmekte…   Ama bu şaşaalı yaşam; Evrakta sahtecilik gibi, Yüz kızartıcı bir iddia ile, Bitmek üzere…   Eee ne demişler; Su testisi, Su yolunda kırılır… Testinin kırıldığı günleri de Yazacağız bu satırlarda… Sabırlı olun biraz sadece. Çalışıyoruz… Çabalıyoruz… O yazı yazılacak.   Yine ülkedeki 81 ilin, Bütün Belediye Başkanlarını inceleyin. Hangi Belediye Başkanı’nın, 15 yıllık Özel Kalem Müdürü; Hiçbir kurumdan izin almadan, Zeytinlik vasfındaki arazisine, Kaçak villa ve havuz yapar… Yapmış mıdır…   Bugün İmamoğlu’nun da, Özel Kalem Müdürü, Kadriye Kasapoğlu tutuklu, kodeste… Suçu ne; Değişik kişilerle görüşmesi…   Komik değil mi? Bir Özel Kalem Müdürü, Telefon görüşmelerinden dolayı içerde… Bizimki; Kaçak binayı kaçak havuzu Legal hale getirmek telaşında… Muhtarın, Metin Başer’in, Anıl Yetişkin’in, Çevre Şehircilik’in, Tarım İl Müdürlüğü’nün etrafında, Kebapçı kedisi gibi fır dönüyor. Boka bastık, Nasıl temizleriz hesabındalar…   Peki bu telaşlarda, Başkan ne yapıyor? Sağı solu arayıp, Villayı kurtarma telaşına düşmüş…   Soru şu; Senin Özel Kalem Müdürün olmasa, Sence böyle bir, Gözü karalık yapar mıydı Sayın Başkan… Yapmazdı diyorsan; Niye soruşturma açmıyorsun… Açamazsın… Görevden alamazsın…   Aynı şekilde; Ertuğrul Yamen’e, Soruşturma açtın mı içerde? Açamazsın… Görevden alamazsın…   Neden… Çünkü benzer kuşlar birlikte uçar… Yıllardır Belediyenin bütün kararlarını Bu 3 – 4 kişi veriyor, İşte bu şehir böyle yönetiliyor…   Kimse kusura bakmasın; Ama herkes hak ettiği gibi, Yönetilmeye mahkûmdur… Hak ediyoruz biz bunu…   Sığ ve kirli bir su birikintisine, Derin ve temiz muamelesi yapıp, Yöneticiyi tanrılaştırırsanız, Onlar da kendini; İşte böyle bir halt sanırlar…   Ve biz de bu pis ve kirli çamurun içinde, Hep birlikte Debelenir dururuz… Müstahak mı… Müstahak… Müstahak…