İbrahim Gürdal adliye önünde Yamen’i bekledi: “Gelmedi, Halep oradaysa arşın burada”

1923tv’de yaptığı video yayınlar ve yazıları ile bilinen İbrahim Gürdal, Ertuğrul Yamen’i adliye önüne davet etti. Yamen Gürdal’ın çağrısını sessiz bıraktı.

1923tv’de yaptığı video yayınlar ve köşe yazıları ile bilinen İbrahim Gürdal, Ertuğrul Yamen’i adliye önüne davet etti. Yamen Gürdal’ın çağrısını sessiz bırakarak gelmeyince, Gürdal basına açıklamalarda bulundu. İbrahim Gürdal, geçtiğimiz hafta Cuma günü yaptığı çağrı sonrası pazartesi günü saat 10.30’da Aydın Adliyesi önüne geldi. Aydın Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ertuğrul Yamen’i yüzleşmeye davet eden Gürdal, saat 10.45’e kadar bekledi. Ancak Yamen’in gelmemesi üzerine sert ifadelere yer verdi.   İbrahim Gürdal: “Adliye önüne çağırdım, gelmedi” İşte İbrahim Gürdal’ın açıklamasının tamamı; “1923 TV’de video programları yapıyorum. Yaklaşık 6 aydır da Büyükşehir Genel Sekreteri Ertuğrul Yamen ile ilgili bir takım iddialarda bulunuyorum. Bu iddialara cevap veremedikleri gibi son zamanlarda Ali Fırat adlı bir gazetecinin sosyal medyası üzerinden cevap veriyorlardı bize. Son zamanlarda bu cevaplar öyle haller aldı ki algı üzerine kurulmaya başlandı. Bizim iddialarımızdan sonra ‘size suç duyurusunda bulunduk, savcılığa şikâyet ettik, Baltaköy’deki şatoyu nasıl aldın, Amerika’da çocuğunu nasıl okutuyorsun’ şeklinde algı iddialarında bulunuyorlar.   Ben de bu iddiaları açıklığa kavuşturalım dedim. Özlem Çerçioğlu’nun AKP’ye geçişinden bu yana da Maliye ve savcıları göreve çağırıyorum şeklinde bir takım anonslar, paylaşımlar oldu o gazetecinin sosyal medyasında. Ertuğrul Yamen’e çağrı yaptım geçtiğimiz hafta Cuma günü videosunda: Adli yıl açılışı hem, pazartesi günü 10.30’da buyur adliyeye gidelim, birbirimizi ihbar edelim. Sen benimle ilgili ne sıkıntın varsa savcıya söyle, ben zaten seninle ilgili ne sıkıntım varsa videolarda, programlarda söylüyorum.   Bana ‘şato’ dediği evimi, kaça aldın dediği evime defalarca gelmiş bir insan. 55 metrekare bir temeli olduğunu, toplam 110 metrekare betonarme olduğunu, çıkmalarla 140 metrekare olduğunu, bir köy evi olduğunu ve defalarca gelip misafirim olduğunu bilmesine rağmen, sanki benim orada bir villa aldığımı ima etmek istiyor. Ben bu evi almadım, kendim yaptırdım. 8 sene önce başladım, 2 sene sonra tamamladım.   Çocuğumu Amerika’da nasıl okutuyormuşum? Çocuğum Amerika’da okumuyor sadece, aynı zamanda çalışıyor. Benim çocuğuma para gönderip göndermediğim son 3 yılda banka dekontlarından anlaşılır. Amerika’ya otobüsle para gönderemeyeceğime göre, pilota para verip uçakla gönderemeyeceğime göre banka kayıtlarından belli olur. Dolayısıyla savcıların bunları incelemesini istedim kendi adıma.   Ben onun adına da söyledim: İki tane tekne aldı sattı, tekneler kimin üzerine? Rezidans aldın, hangi parayla aldın? Yenipazar’da hayvan damın var, yüzlerce hayvan dayının üzerine kayıtlı. Ben oğlumun üzerine ev yaptırabilirim, bir babayım. Bir gün kızımın üzerine de yaptırırım. Peki sen Karabağlar’daki milyonluk villayı neden babanın üzerine yaptırdın? Sen bir devlet memuru olarak 2024 yılında kaç kez yurt dışına çıktın? Her bir yurt dışı seyahati en az 100 bin liraya mal olur. Eşinle hostelde 5-6 euroya kalmadığına göre bu seyahatler yüz binlerle ifade edilir. Bunun izahını istedim.   Bir marina bağlaması aylık 100 bin lira. Senin aldığın maaş 110-120 bin lira. Bununla nasıl baş ediyorsun? Annenin zeytinleriyle mi finanse ediyorsun? Bunların hepsini söyledik, bunların hepsi ihbar niteliğinde. Düğünde orkestra getirdin, parasını sen mi ödedin? Faturası var mı? Seyahatlerde neden kredi kartı ile ödeme yapmıyorsun? Bir tane kredi kartı ekstresi var mı? Bir şey mi saklıyorsun? Bunların hepsi ihbar niteliğinde.   Ama hiçbir memur savcısı Ertuğrul Yamen’i çağırıp ‘Bunları nereden buldun?’ demiyor. Ben de bunları tetiklemek adına buyur kardeşim dedim: Burası adliye. Gel 10.30’da, senin karnında ne erik kurusu varsa benimle ilgili konuş. Ben de savcıya tekrar anlatayım söylediklerimi.   10-15 dakika geçti, bir 10-15 dakika daha bekleriz. Gelirse beraber savcıya çıkıp derdimizi söyleyecektik. Gelmedi. Yüzü biraz mantar gibidir, derisi kalındır, ama bir daha bana bu tür iddialarla gelemez. Gelirse de… halep oradaysa arşın burada. Burada görüşelim. Burada görüşelim!”   Gürdal’ın açıklamaları, Aydın siyasetinde yeni bir tartışma başlığını gündeme taşırken, Ertuğrul Yamen’in sessizliği dikkat çekti. Gürdal ise iddialarının arkasında olduğunu belirterek savcıları göreve çağırdı.