Volkan İlgüz
Köşe Yazarı
Volkan İlgüz
 

Sayın Kılıçdaroğlu, Artık Yol Açmalısınız

Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin yüz yıllık siyasal hafızasıdır. Bu parti, sadece bir siyasi organizasyon değil; Cumhuriyet’in değerlerini taşıyan, halkın vicdanını ve demokrasinin umudunu temsil eden bir mirastır. Bu nedenle CHP’nin kaderi, yalnızca partililerin değil, tüm Türkiye’nin kaderidir.   Bugün tartışılan mesele, artık fısıltı halinde değil, yüksek sesle dile getirilen bir hakikattir: CHP’nin geleceği, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun gölgesinde daha fazla ilerleyemez.   Sayın Kılıçdaroğlu, siz uzun yıllar boyunca partinin genel başkanlığını yürüttünüz. Naif kişiliğiniz, kibarlığınız, nezaketiniz toplumda saygı gördü. Ancak siyaset, duygularla değil, sonuçlarla ölçülür. Ve sizin döneminizde yapılan stratejik hatalar, kazanılacak seçimlerin kaybedilmesine sebep oldu.   Kronikleşen Hatalar ve Seçim Yenilgileri   Göreve geldiğiniz 2010’dan bu yana CHP, ondan fazla seçim ve referandum yaşadı. Her birinde partinin potansiyeli tam anlamıyla ortaya konulamadı.   2010 Anayasa Referandumu: Türkiye’nin yargı düzenini kökünden değiştiren referandumda CHP, güçlü bir kampanya yürütemedi. “Yetmez ama evet” kampanyasına karşı etkili bir karşı söylem oluşturulmadı. Bu sessizlik, AKP’nin yargı üzerindeki hegemonyasının önünü açtı.   2011 Genel Seçimleri: CHP %26’da kaldı. Partinin iktidar alternatifi olabileceği beklentisi boşa çıktı. AKP tek başına iktidarını sürdürdü.   2014 Yerel Seçimleri: Büyük umutlarla girilen seçimde Ankara ve İstanbul kaybedildi. Parti tabanı, moral olarak sarsıldı.   2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi: Ekmeleddin İhsanoğlu tercihi, partinin tarihine geçen en büyük stratejik hatalardan biri oldu. CHP’nin tabanıyla uyuşmayan, toplumsal karşılığı zayıf bir isimle Erdoğan’a karşı yarışıldı. Seçmen sandıktan uzaklaştı, Erdoğan ilk turda seçildi.   2015 Haziran Genel Seçimleri: AKP ilk kez tek başına iktidar olamadı. Türkiye’de koalisyon imkânı doğdu. Ancak CHP bu fırsatı değerlendiremedi, öncülük edemedi.   2015 Kasım Genel Seçimleri: CHP yine %25 bandında kaldı. AKP iktidarını pekiştirdi. Oysa Haziran’da doğan fırsat heba edilmişti.   2017 Referandumu: Mühürsüz oyların geçerli sayılması, seçim tarihimizin en büyük skandallarından biriydi. Milyonlarca yurttaş sokaklarda itiraz beklerken, CHP yönetimi pasif kaldı. Türkiye Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçiş yaptı.   2018 Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimleri: Aday belirleme sürecinde Abdullah Gül’ün gündeme gelmesi, ardından Muharrem İnce krizi ve seçim gecesi yaşanan iletişim faciası, CHP seçmeninde büyük hayal kırıklığı yarattı. Erdoğan yeniden kazandı, CHP’nin oy oranı geriledi.   2019 Yerel Seçimleri: İstanbul ve Ankara’nın kazanılması büyük bir başarıydı. Ancak bu başarı, partinin kurumsal stratejisinden değil, adayların gücünden ve örgütlerin dinamizminden kaynaklandı. Siz bu enerjiyi Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecine taşımadınız.   2023 Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimleri: Türkiye’nin en kritik seçimi, en güçlü umut dalgasıydı. Araştırmalar Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nun kazanma ihtimalinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyordu. Ancak siz kendi adaylığınızda ısrar ettiniz. Altılı Masa krize girdi, güven kayboldu. Sonuç ortada: kazanılabilecek seçim kaybedildi.   Ve bu sadece bir seçim kaybı değildi. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin umut kaybıydı.   2023: Bir Umut Kırılması   2023 seçimleri, yalnızca bir sandık sonucu değildi. Bu seçim, AKP’nin en zayıf olduğu dönemde, toplumun en çok umut bağladığı anda kaybedildi. Gençler, “Artık bu ülkede gelecek yok” diyerek yurtdışına gitme arzusunu artırdı. Pasaport başvuruları, yurtdışı eğitim ve iş talepleri patladı. Beyin göçü hızlandı; doktorlar, mühendisler, akademisyenler ve yaratıcı gençler ülkeden ayrıldı. Emekliler ve dar gelirli yurttaşlar çaresizlik içinde “Artık umut yok” demeye başladı. Toplumun geniş kesimlerinde “AKP bu kadar zayıfken bile değişim olmuyorsa, artık hiç olmaz” algısı yayıldı.   Kısacası, kaybedilen sadece bir seçim değil; bir kuşağın geleceğe dair inancı oldu.   Parti Size Ne Diyor?   Bugün CHP’nin kurultay delegeleri sizi istemiyor. Üyeler istemiyor. Sokaktaki seçmen istemiyor. CHP örgütlerinde açık ve net bir değişim talebi var.   Ve görüldü ki, sizin gölgeniz olmadan girilen ilk yerel seçimde CHP birinci parti oldu. Halk, CHP’ye yeniden güven verdi. Emekliler, gençler, kadınlar iktidara ciddi bir ders verdi. Bu tablo, toplumun ne istediğini çok açık biçimde ortaya koymaktadır. Yol Açmanın Vakti   Bugün Özgür Özel’in önderliğinde CHP yeniden sahaya indi. Örgütler nefes aldı, gençler ve kadınlar heyecanla çalışmaya başladı. Halk CHP’den yeniden umut duymaya başladı.   Sayın Kılıçdaroğlu, gerçek büyüklük bazen bir adım geri çekilmeyi bilmektir. Siz bu ülkeyi ve partinizi gerçekten seviyorsanız, artık yapmanız gereken nettir: Kayyum arayışlarını bırakmak, Parti üzerindeki gölgeyi kaldırmak, Gençlerin ve yeni kadroların önünü açmak.   Çünkü Türkiye’nin bir kayba daha, bir umut kırıklığına daha tahammülü kalmadı.   Lütfen, yapmayın.  
Ekleme Tarihi: 16 Eylül 2025 -Salı
Volkan İlgüz

Sayın Kılıçdaroğlu, Artık Yol Açmalısınız

Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin yüz yıllık siyasal hafızasıdır. Bu parti, sadece bir siyasi organizasyon değil; Cumhuriyet’in değerlerini taşıyan, halkın vicdanını ve demokrasinin umudunu temsil eden bir mirastır. Bu nedenle CHP’nin kaderi, yalnızca partililerin değil, tüm Türkiye’nin kaderidir.

 

Bugün tartışılan mesele, artık fısıltı halinde değil, yüksek sesle dile getirilen bir hakikattir: CHP’nin geleceği, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun gölgesinde daha fazla ilerleyemez.

 

Sayın Kılıçdaroğlu, siz uzun yıllar boyunca partinin genel başkanlığını yürüttünüz. Naif kişiliğiniz, kibarlığınız, nezaketiniz toplumda saygı gördü. Ancak siyaset, duygularla değil, sonuçlarla ölçülür. Ve sizin döneminizde yapılan stratejik hatalar, kazanılacak seçimlerin kaybedilmesine sebep oldu.

 

Kronikleşen Hatalar ve Seçim Yenilgileri

 

Göreve geldiğiniz 2010’dan bu yana CHP, ondan fazla seçim ve referandum yaşadı. Her birinde partinin potansiyeli tam anlamıyla ortaya konulamadı.

 

2010 Anayasa Referandumu:

Türkiye’nin yargı düzenini kökünden değiştiren referandumda CHP, güçlü bir kampanya yürütemedi. “Yetmez ama evet” kampanyasına karşı etkili bir karşı söylem oluşturulmadı. Bu sessizlik, AKP’nin yargı üzerindeki hegemonyasının önünü açtı.

 

2011 Genel Seçimleri:

CHP %26’da kaldı. Partinin iktidar alternatifi olabileceği beklentisi boşa çıktı. AKP tek başına iktidarını sürdürdü.

 

2014 Yerel Seçimleri:

Büyük umutlarla girilen seçimde Ankara ve İstanbul kaybedildi. Parti tabanı, moral olarak sarsıldı.

 

2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi:

Ekmeleddin İhsanoğlu tercihi, partinin tarihine geçen en büyük stratejik hatalardan biri oldu. CHP’nin tabanıyla uyuşmayan, toplumsal karşılığı zayıf bir isimle Erdoğan’a karşı yarışıldı. Seçmen sandıktan uzaklaştı, Erdoğan ilk turda seçildi.

 

2015 Haziran Genel Seçimleri:

AKP ilk kez tek başına iktidar olamadı. Türkiye’de koalisyon imkânı doğdu. Ancak CHP bu fırsatı değerlendiremedi, öncülük edemedi.

 

2015 Kasım Genel Seçimleri:

CHP yine %25 bandında kaldı. AKP iktidarını pekiştirdi. Oysa Haziran’da doğan fırsat heba edilmişti.

 

2017 Referandumu:

Mühürsüz oyların geçerli sayılması, seçim tarihimizin en büyük skandallarından biriydi. Milyonlarca yurttaş sokaklarda itiraz beklerken, CHP yönetimi pasif kaldı. Türkiye Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçiş yaptı.

 

2018 Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimleri:

Aday belirleme sürecinde Abdullah Gül’ün gündeme gelmesi, ardından Muharrem İnce krizi ve seçim gecesi yaşanan iletişim faciası, CHP seçmeninde büyük hayal kırıklığı yarattı. Erdoğan yeniden kazandı, CHP’nin oy oranı geriledi.

 

2019 Yerel Seçimleri:

İstanbul ve Ankara’nın kazanılması büyük bir başarıydı. Ancak bu başarı, partinin kurumsal stratejisinden değil, adayların gücünden ve örgütlerin dinamizminden kaynaklandı. Siz bu enerjiyi Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecine taşımadınız.

 

2023 Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimleri:

Türkiye’nin en kritik seçimi, en güçlü umut dalgasıydı. Araştırmalar Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nun kazanma ihtimalinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyordu. Ancak siz kendi adaylığınızda ısrar ettiniz. Altılı Masa krize girdi, güven kayboldu. Sonuç ortada: kazanılabilecek seçim kaybedildi.

 

Ve bu sadece bir seçim kaybı değildi. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin umut kaybıydı.

 

2023: Bir Umut Kırılması

 

2023 seçimleri, yalnızca bir sandık sonucu değildi. Bu seçim, AKP’nin en zayıf olduğu dönemde, toplumun en çok umut bağladığı anda kaybedildi.

  • Gençler, “Artık bu ülkede gelecek yok” diyerek yurtdışına gitme arzusunu artırdı. Pasaport başvuruları, yurtdışı eğitim ve iş talepleri patladı.
  • Beyin göçü hızlandı; doktorlar, mühendisler, akademisyenler ve yaratıcı gençler ülkeden ayrıldı.
  • Emekliler ve dar gelirli yurttaşlar çaresizlik içinde “Artık umut yok” demeye başladı.
  • Toplumun geniş kesimlerinde “AKP bu kadar zayıfken bile değişim olmuyorsa, artık hiç olmaz” algısı yayıldı.

 

Kısacası, kaybedilen sadece bir seçim değil; bir kuşağın geleceğe dair inancı oldu.

 

Parti Size Ne Diyor?

 

Bugün CHP’nin kurultay delegeleri sizi istemiyor. Üyeler istemiyor. Sokaktaki seçmen istemiyor. CHP örgütlerinde açık ve net bir değişim talebi var.

 

Ve görüldü ki, sizin gölgeniz olmadan girilen ilk yerel seçimde CHP birinci parti oldu. Halk, CHP’ye yeniden güven verdi. Emekliler, gençler, kadınlar iktidara ciddi bir ders verdi. Bu tablo, toplumun ne istediğini çok açık biçimde ortaya koymaktadır.

Yol Açmanın Vakti

 

Bugün Özgür Özel’in önderliğinde CHP yeniden sahaya indi. Örgütler nefes aldı, gençler ve kadınlar heyecanla çalışmaya başladı. Halk CHP’den yeniden umut duymaya başladı.

 

Sayın Kılıçdaroğlu, gerçek büyüklük bazen bir adım geri çekilmeyi bilmektir. Siz bu ülkeyi ve partinizi gerçekten seviyorsanız, artık yapmanız gereken nettir:

  • Kayyum arayışlarını bırakmak,
  • Parti üzerindeki gölgeyi kaldırmak,
  • Gençlerin ve yeni kadroların önünü açmak.

 

Çünkü Türkiye’nin bir kayba daha, bir umut kırıklığına daha tahammülü kalmadı.

 

Lütfen, yapmayın.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 1923tv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.