Milas, tarih boyunca doğasıyla, kadim ormanlarıyla, dağ köyleriyle, zeytinlikleriyle bilinen bir ovadır. Ama artık sadece sıcak bir yaz yaşamıyoruz; yangın sınırında, kritik bir haftanın tam ortasındayız.
Meteoroloji verilerine göre Milas’ta bu hafta sıcaklıklar 43°C’ye kadar çıkacak. Nem oranı %18’e kadar düşmüş durumda. Bu veriler, yangın uzmanlarının “kırmızı alarm” dediği eşiği işaret ediyor. Yani…
Milas şu anda bir kıvılcıma, hatta sadece bir dikkatsizliğe bakıyor!
Geçtiğimiz yıllarda Akçakaya’dan Kısırlar’a, Ören’den Beyciler’e, Gürceğiz’den Meşelik’e kadar uzanan orman yangınlarını unutmuş değiliz. Milas ormanları sadece ağaçlardan ibaret değildi; onlar kuşların, arıların, keçilerin, çocukların nefesiydi. Ama ne yazık ki bugün o yeşil alanların çoğu artık yok.
Milas yeşilini kaybediyor.
Oysa bu toprağın simgesi zeytin, çam, mazı ve yaşam!
Bu Bir Uyarı Değil, Bir Çağrıdır
Bugün hâlâ kurtarabileceğimiz alanlarımız varken, sorumluluk almak zorundayız.
Bu yazı, Milas’taki her köye, her mahalleye, her siteye, her muhtara, her vatandaşa açık bir çağrıdır.
Site yöneticileri ve kırsal alandaki hane sahiplerine çağrımızdır:
- Su depolarınızı eksiksiz doldurun.
- Ev çevresindeki kuru dalları, otları derhal temizleyin.
- Her evde hortum, yangın tüpü ve kürek hazır bulunsun.
- Mangal, sigara izmariti gibi yangın tetikleyici unsurlara karşı tam yasak uygulansın.
- Mahalle içinde küçük gönüllü yangın timleri oluşturulsun.
Muhtarlarımız, yaşlılarımıza, yalnız yaşayanlara ulaşmalı, yangın riskine karşı uyarı broşürleri dağıtmalı. Milas Belediyesi ve ilgili kurumlar, yangına hassas bölgelerde sürekli devriye ve denetim yapmalı.
İlk 30 Saniye Her Şeyi Belirler
Yangın uzmanları, “Bir yangının ilk 30 saniyesi, ya onu söndürürsünüz ya da geçmiş olsun,” der.
Milas’ın dağ köylerinde, tarla başlarında, orman kenarlarında bu 30 saniye, bazen bir ömürlük pişmanlığı önleyebilir.
Eğer bir hortum bağlıysa, bir kova su hazırsa, gönüllü bir komşu tetikteyse… belki de bir köyü, bir vadiyi, bir zeytinliği kurtarabiliriz.
Ama geç kalınırsa?
Geriye sadece küller kalır.
Ve bir daha o zeytin ağacı 200 yıl boyunca büyüyemez!
Milas’ın Son Yeşiline Sahip Çık!
Bu hafta son yılların en riskli günlerini yaşayacağız. Sıcağın düşeceği gün gelene kadar hepimiz sorumluluk almak zorundayız.
Unutmayalım:
Bir kıvılcım yeter…
Ateşe saniyeler, yeşile veda kadar yakınız!
Eğer şimdi tedbir almazsak, Milas’ın yemyeşil dağlarının sadece adı kalır.
Yeşiline, gövdesine, köyüne, suyuna, kuşuna sahip çık Milas.